#Dünya

Son günlerde: ABD seçim sonuçları, Ortadoğu’yu nasıl etkileyecek?

Tüm dünya 5 Kasım’da gerçekleşecek ABD başkanlık seçimini yakından takip ediyor. Analistlerin Trump ve Harris arasındaki seçim üzerinde yoğunlaştığı konu ise kuşkusuz Ortadoğu. Burada en önemli soru şu: Beyaz Saray’da olası bir değişim, İsrail’in Gazze ve Lübnan’daki savaşlarını nasıl etkileyecek? (Haber: Derya Doğan) Washington’da olası nöbet değişimi, Ortadoğu’da zaten hissedilmeye başlandı.
Yetkililer ve analistler, Salı günü Donald Trump ve Kamala Harris arasında gerçekleşecek seçim sonucunun, İsrail’in İran ve Gazze’deki eylemleri açısından büyük sonuçlar doğurabileceğini belirtiyor. İsrail, Gazze veya Lübnan’da herhangi bir ateşkes anlaşması yapmadan önce seçim sonuçlarının açıklanmasını bekliyor gibi görünüyor.
İsrail ayrıca yeni başkan Beyaz Saray’a gelmeden önce Hamas ve Hizbullah’a karşı stratejik kazanımlar elde etmeyi hedefliyor. Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun takdirini kazanmak için İran nükleer anlaşmasını iptal edip, Arap ülkeleriyle normalleşme anlaşmaları imzalayarak ve Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıyarak İsrail’in Golan Tepeleri üzerindeki egemenliğini resmen tanıyan bir dış politika izlemişti.
Netanyahu daha önce onu “İsrail’in Beyaz Saray’da sahip olduğu en iyi dost” olarak nitelendirmişti. Anketler, Netanyahu’nun yalnız olmadığını gösteriyor. İsrail’de yapılan kamuoyu araştırmaları, Trump’a güçlü bir destek olduğunu gözler önüne seriyor.
Son anketlere göre İsraillilerin üçte ikisi Trump’ı Beyaz Saray’da görmeyi tercih ederken, yalnızca yüzde 20’si Kamala Harris’in kazanmasını istiyor. Gazze’de yaşanan savaş, ABD ile müttefiki İsrail arasındaki anlaşmazlıkları derinleştirdi. ABD basınına göre mevcut Başkan Joe Biden yönetimi, İsrail’i İran’daki petrol ve nükleer tesislerine saldırmamak konusunda ikna etmek için seçmenlerin sandığa gitmesinden önce bölgesel gerilimi artırabileceğinden korkuyor.
Başkan Yardımcısı Kamala Harris, Gazze’deki ateşkes çağrısını Trump’a göre daha açık bir dille yaptı ve insani krize daha fazla vurgu yaptı. Harris, Temmuz ayında Netanyahu ile görüştükten sonra, Gazze’deki durum konusunda şiddetli endişelerini dile getirmiş ve sessiz kalmayacağını vurgulamıştı.
Trump, savaşın sona erdirilmesini “İsrail zaferi” olarak nitelendirirken, geçmişte acil bir ateşkese karşı çıkarak Netanyahu’ya “Ne yaparsan yap” demişti. Ancak her iki aday da Filistin devletinin kurulmasını öncelikleri arasına almamıştı.
Trump’a Filistin devleti kurulmasını destekleyip desteklemeyeceği sorulduğunda, “Görmem lazım” yanıtını vermişti. Analistler, Harris’in Ortadoğu’ya ilişkin büyük oranda devam eden bir başkan olacağını öngörüyor ve Gazze’deki insani krize daha hızlı tepki verebileceğini düşünüyorlar.
İsrailli analist Shmuel Rosner, Eylül ayında Kudüs’teki bir basın toplantısında iki başkan adayını farklı yatırım türlerine benzetmişti.
Rosner, “Harris’in güvenli devlet tahvillerini mi yoksa Donald Trump’ın yüksek riskli, yüksek getirili hedge fonunu mu tercih ederiz?” dedi. Harris, bu ay başında Amerikan CBS televizyonuna verdiği bir röportajda İran’ı ABD’nin en büyük düşmanı olarak nitelendirmişti.
Demokrat aday, öncelikleri arasında İran’ın nükleer silah edinmesini engellemek olduğunu belirterek diplomatik bir çözümü savunacağını ancak Yahudi seçmenlerle yaptığı bir görüşmede “tüm opsiyonların masada olduğunu” vurgulamıştı. Trump, İran’ın nükleer bir silaha ulaşmasını engellemek için Tahran ile yeni bir anlaşma yapmaya istekli olduğunu açıklamıştı. Ancak Trump’ın Ulusal Güvenlik Konseyi’nde Ortadoğu’dan sorumlu üst düzey direktörü Robert Greenway, İran’ın askeri güç kullanma ihtimalini göz önünde bulundurması gerektiğini belirtti.
Greenway, “Askeri seçeneğin, İran’ın nükleer silah üretimini engellemek için geçerli bir seçenek olabileceğini” söyledi. ABD ve İsrail yetkilileri, diplomatlar ve bölge uzmanları, Salı günkü seçimlerin kritik bir dönüm noktası olacağını düşünüyor ve sonuçların İsrail’in hem İran’da hem de Gazze’de atacağı adımları belirleyeceğine inanıyor.
İsrail’in Hamas’ı yenme bahanesiyle yürüttüğü askeri harekatın Gazze’yi harap ettiği ve insani bir felakete yol açtığı durumda, seçimin savaşın geleceği açısından önemli sonuçlar doğurabileceği söylenebilir. Yaklaşan oylama şimdiden ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılmasına ilişkin yeni görüşmeleri durdurmuş gibi görünüyor. Başkan Yardımcısı Kamala Harris, Biden’dan daha fazla eleştirdiği İsrail’in Gazze politikasını değiştirebileceğini ifade etmiş olsa da, Biden’ın koşulsuz askeri ve diplomatik destek politikasının gerçekte ne kadar değişebileceği belirsiz.

Son günlerde: ABD seçim sonuçları, Ortadoğu’yu nasıl etkileyecek?

Bakan Şimşek: Bu sene üç büyük kredi

Leave a comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir