NASA duyurdu: Gezegenlerin Yaşam Potansiyeli Tehlikede!
NASA, potansiyel yaşama elverişli olduğu düşünülen gezegenlerin ciddi bir tehlike altında olduğunu açıkladı. GALEX teleskobu verilerine göre incelenen M-tipi yıldızların çevresindeki gezegenlerin yaşam potansiyellerinin beklenenden daha düşük olduğu ortaya çıktı. Yapılan araştırmalar, bu yıldızlarda meydana gelen güçlü ultraviyole patlamaların potansiyel yaşamı tehdit edebileceğini gösterdi. NASA, yaşam barındırma potansiyeline sahip gezegenlerin büyük bir tehlikede olduğunu duyurdu. Evrendeki en yaygın yıldız türü olan kırmızı cüceler, oldukça sönük oldukları için tanınırlar. Bilim insanları, kırmızı cücelerin düşük yüzey sıcaklıkları ve yoğun dağılımları nedeniyle, bu yıldızların çevresinde yaşamın bulunma olasılığının yüksek olduğunu düşünüyordu. Ancak, son araştırmalar bu düşünceyi sorgulamaya başladı. Royal Astronomical Society’nin aylık yayınlanan bir araştırmasına göre, kırmızı cücelerin çevresindeki gezegenlerin yaşam için uygun koşullara sahip olma olasılığı çok daha düşük olabilir. Araştırmacılar, GALEX uzay teleskobunun 10 yıl boyunca topladığı verileri incelediler ve kırmızı cücelerdeki patlamalar hakkında yoğunlaştılar. Bilgisayar modelleri kullanarak yapılan analizler, bu yıldızların beklenenden çok daha yüksek seviyede uzak-ultraviyole (UV) radyasyonunda patlamalar gerçekleştirebileceğini gösterdi. Bu patlamaların, çevredeki gezegenlerin yaşanabilirlik potansiyelini ciddi şekilde azaltabileceği belirtildi. Uzak-UV patlamaları, gezegenlerin atmosferini aşındırarak yaşamın oluşumunu engelleyebilir. Araştırmaya göre, bu patlamalar düşünüldüğünden üç kat daha güçlü olabilir. Hawaii Üniversitesi Astronomi Enstitüsü’nden ve çalışmanın yazarlarından olan Benjamin J. Shappee, bulguları “Üç katlık bir değişim, yaz mevsiminde Alaska’nın Anchorage kentiyle, 10 dakika içinde güneş yanığına maruz kalınan Honolulu arasındaki UV farkıyla aynı” şeklinde özetledi. Bilim insanları, kırmızı cücelerdeki bu tehlikeli patlamaların nedenlerini henüz tam olarak anlayamıyor ve daha fazla gözlem yaparak ve veri toplayarak bu fenomenleri daha iyi anlamaya çalışıyorlar.